sen
Hani gece yarısı uyanırsın korkuyla
Çok şükür yaşıyorum dersin yarı uykuyla Sen o anda sardığım canımın ta canısın Sen edilen duamın kabul olmuş yanısın Yıllar sonra uzaktan beklenen yolcu gibi İnceden hissedilen yürekte sancı gibi Sen dergaha serilen bir mevlevi postusun Sen yolu gözlenilen tatlı gönül dostusun Kaybolduğum dünyada ruhuma kılavuzsun Şeb-i Aruz Rumi’ye sen de bana havuzsun Sen aşka yanık davet ve vuslata teklifsin Sen Yunus’un Tabduk’a getirdiği Elifsin İçmeye doyulmayan tatlı bir pınar suyu Yusuf’u sultan eden Kenan’daki o kuyu Sen içimde biriken Yakup’un gözyaşısın Sen sabırla bekleyen Züleyha telaşısın Gel benim ey sevdiğim gönül dağı türküm gel Gel benim aydınlığım bin bir gece öyküm gel Sen yoluna döktüğüm kırmızı gül yaprağı Sen gurbetten dönülen ana vatan toprağı Yanışım hep sanadır sevdalanışım sana Zerre kadar şüphem yok inan aşkından yana Sen en içten dilenen muazzam bir dileksin Sen Allah’ın tek bana bahşettiği meleksin Elimi eteğimi çekip her türlü işten Gizlim saklım olmadan anlatarak en içten Sen geceler boyunca derdimi dinleyensin Sen derdimi dert edip benimle inleyensin Gülüşün ayrı güzel hüznün ayrı manalı Sitemden eser yoktur tek sözün yok imalı Sen ki kelimelerin yetersiz kaldığı an Sen zamanın içinde donup kalınan zaman Kim demiş ki uzaksın tüm yollar sana çıkar Yolda gönlü olmayan yolculuğundan bıkar Sen benim aradığım sen sınırsız haykırış Sen dünyadan sıyrılış sen bir ummana varış Uslanmaz bir aşığım o ummanda can bulan Kâh içinde var olan kâh derinde kaybolan Sen en kuytu yerinde hapsolmak istediğim Hiç tereddüt etmeden sen müebbet yediğim Beyazmelek/27.04.2018 |