BAŞKA BAŞKA
BAŞKA BAŞKA
Ey gönül! Çekemezsin vicdansızın kahrını, Uzattığı gül başka ,diken başka. Kırılır cesaretin , yaprağın solar, Yaktığı ateş başka, kül başka. Yıkılır duvarlar , tuğlalar çamurdan, Attığı temel başka , taht başka. Vurulur ruhunda özürlük kuşların, Kullandığı ok başka , kırbaç başka. Dizilir! son nefeste buruk ağıtların, Sineye vurduğu demir başka söz başka. Nice garipler geçer , köle devrinden, Söylenen nağmede, tel başka mızrap başka . Bülbül misali geçer ahvalin, Dağda esen rüzğar başka , meltem başka. Boğulur menzilde gitmez kervanın, Sürüde aslan başka , kurt başka. Padişah tahtında okurken fermanı, İçindeki dil başka, devran başka. Yazarken bir deste kalem divanı, Elindeki mühür başka , murad başka. Neylesen! bu nefes sende kalmaz, Ömrüyün yazı başka kışı başka. Rüyâlar bir anlık , ömürlük olmaz, Kışta açan bahar başka dal başka. Dağlarda savrulur ateş topları, Mangal da yanan köz başka, duman başka, Mana deryasını ararken beyhûde!... Uçuşan melek başka, şeytan başka. ZEHRA YÜCEL(20.4.2018)CUMA |
------------------------ İsmailoğlu Mustafa YILMAZ.
.............................................. Saygı ve Selamlar..