Karşı kaldırımlarda suskun çığlıklar
ahşap duruşlu
yürüyüşü eski yıllara güze düşen ilk kar dost yitirmişliğime yanmışlığım üryan yalnızlığım içime kanar..... okuyorum bir yalnız adamın suskun çığlıklarını şairliğin delikanlılığında yalnızlığın ihtiyarlığını yazar karşı kaldırımlarda çağırır başka bir gönül dostum kekremsi akşamın tadı düştü gözlerimden hatıralar..... anibal sonbahar sarısı yokladı doğanın yeşilini biraz erkenciydi antik şehir öksüz şimdi sevdalar gönülden güfteler kırbaşlar rüzgarın yelini söyle gönül boş sokaklara bu yürek daha ne kadar yanar..... F.T 02-12-2012 |