deşmeyin yaralarımı
başıma üşüşmeyin
söylenecek ne çok şey var
tükenmişliklerin dilinde
envanterinde ne çok şey var



vakit alır yolcu etme işi
er kişi
hatun kişi
rutini, sıra dışı vakit alır



meğer şutlanarak değil
paslaşarak öğreniliyormuş hayat
ağıt gibi kuşandık açılımları
hamiline yazılmış kâğıt gibi
ağzımızı açmamız gerekirken
içimize kapandık



ey eylülün tadından
doğum günü partileri düzenleyen kadın
düşür zebanından nefretlerini
ektiklerini düşür



kırılmış kalpler ekseninde
kim uzunları yakmış
üstüme üstüme geliyor



her sevişme anında
yatağınızda bir şüpheli paket bulursunuz
bir tüfeyli afet
ya öykünürsünüz
yada tüy olursunuz



henüz vakit geçmeden
henüz kelimeler intihar etmeden
durma git yüreğimden
gitki kafayı yemiyeyim
gitki bir daha sevmeyeyim



ne çok isyan var ilençlikte
ne çok usanç
ey nisyan
başka bir imkân yok
tebelluğ edebileceğimiz
başka bir suç i lisan



ellerimi kaldırdım bak
ara beni
beni ırgala
ne dur duraksın
nede yağmur sonrası toprak



sam yeli
gam seli
belli gittin temelli
hiç olsun kokunu geride bırak