Seni ben bir güney ilinde gördüm
Gördüğüm an şimşek çaktı beynimde
’De bana bu nedir?’ kâlbime sordum
Tüm duygular şaha kalktı beynimde

Anımsa ilk günü; girdin içeri
Saplandı göğsüme aşkın hançeri
Senin gördüğüm o ilk andan beri
Sevdan bir sel oldu aktı beynimde

Esin perisiydin, yüzünden belli
Delifişek taydın, gözünden belli
Seni kâlpten sevdim, izinden belli
İzinde çiçekler açtı beynimde

İlkbaharla yeşil yonca gibiydin
Çağla çiçeği, gül gonca gibiydin
Kâlpten sökülmez bir kanca gibiydin
Aşk derin bir çapa attı beynimde

..
Aşkın derin demir attı beynimde!

Şaban Aktaş
29.03.2018

( SENİ BEN BİR GÜNEY İLİNDE GÖRDÜM
2.PROVA- 30.03.2018
Özgün Müzik, Güfte, beste yorum: Şaban AKTAŞ -ANTALYA - TR
Aşğıda Youtube yüklü videodan müziğini de dinleyiniz!)



ALLAK BULLAK

Düşlerimde yine darmadağınım
Gel gör ne haldeyim halime bir bak
Nasıl avutayım garip gönlümü
Sen gittin gideli düş allak bulllak

Gelmeyince dönmez bahara kışım
Akar akar dinmez sensiz gözyaşım
Nasıl gülsün söyle çok dertli başım
Hasret kâlbe yakın, sen benden ırak

Einde olsaydı yazardın ferman
Var gücüm tükendi kalmadı derman
Savrulan saçların bir deli orman
Hasretin bendinden taşkın bir ırmak

***
Ne günler geceler uykusuz geçti
Sanki çöl içinde gün susuz geçti
Gözlerin gözümden tuzlu su içti
Bana nasip olan yalnız düş kurmak

Olmaz olmaz beyim hiç imkânı yok
Olsa kendi gelir, olur yanı yok
Gülmedi kader gönül sultanı yok
Kısmet değil mutlu bir yuva kurmak

Aktaş dertli dertli çaldın söyledin
Dokundun tellere gönül eyledin
Dıştan güldün için için ağladın
Coştu yine sevdan sel oldu ırmak

Şaban Aktaş
30.03.2018 - 18.08

Fotoğraf: Şaban AKTAŞ


ÖMÜR GÜLLERİ

Aslına bakarsan
Bir yörük çocuğu
Adı Ahmet;
Kiracıydı bir yazlıkta
Serbest işler yapar
Emlakçılık, turizm
Fotoğrafçılık, teknecilik
İş varken iyi iş kapar
Uyanık delikanlıydı...

Lise mezunu,
Bir yandan açık öğretim,
Yaşı henüz Yirmi Sekiz
Çok fena vurdu onu kriz
Turist gelmeyince ülkeye
Kötüleşti günden güne
Bunalıma girdi
Dara düştü;
Söz verdi tutamadı
Kaçırınca ipin ucunu
Kapatamadı bir türlü
Oturduğu evin kira borcunu!

Herkes üzüldü onun için
Ama bir şey gelmez elden,
’Madem öyle,
Ödeyemiyor isen
Evin kira borcunu
Evi boşalt, çık evden!’
Dedi ev sahibi,
Bir ay değil, iki ay değil
Bir yıl geçti aradan,
Jandarmaya sordular,
O evde yok iken
Kapısına yeni kilit vurdular!

Neyi var neyi yok ise
Bırakıp gitti Ahmet
Bir daha dönmedi geri
Ne aradı ne sordu;
Ev sahibi çok kafa yordu
Telefon açtı babasına
’Oğlunuza söyleyin
eşyasını alsın bi zahmet!’
’O evden eşya almam!’ demiş
Babasının dediği bu
Neden böyle yaptı kimbilir
Belki de gururuna yediremiş;
Kendi düşen kendi bilir!..

Duyduk mu ey ahali
Böyle işte vatandaş
Krizle memleket hali,
Unutma geçen günleri
Solduruluyor çaresiz
Gepegenç ömür gülleri
’Güneş çarığı sıkıyor
Çarık da ayağı’
Zor işsizlik, avarelik
Bağlanır teknen yatın
İcraya düşersin
Atın katın kelepir
Satılır beş paraya
Yiter tadı tuzu hayatın
Ne çuvalda unu kalır
Ne de helva yapacak
Bir gram yağı;
Biter varlığı yoksulun!

Şaban AKTAŞ
30.03.2018- 21.30




HAK’TAN KORKUN YOK MU SENİN?!

Hey vicdansız zalim adam
Hiç insafın yok mu senin
Diplomasız alim adam(!)
Hak’tan korkun yok mu senin?!

Aç sefil köylü cefâkâr
Savaşta hep o vefâkâr
Halktan soyduğun cebe kâr(!)
Hak’tan korkun yok mu senin?!

Nerden buldun o serveti
Yoldun yülüdün milleti
Hani hukuk adaleti
Hak’tan korkun yok mu senin?!

Yalanına inandırdın
Din dedin soydun kandırdın
Harama lokma bandırdın
Hak’tan korkun yok mu senin?!

Bir insan bilse kendini
Dile dolamaz dinini
Yeter artık bil haddini
Hak’tan korkun yok mu senin?!

Aşık Aktaş Hak’kın kulu
Neylesin parayı pulu
Hak’ka doğru ak’lın yolu
Hak’tan korkun yok mu senin?!

Şaban AKTAŞ
30.03.2018 - 19.52

Fotoğraf: Şaban AKTAŞ