Ot demek et demek Keçi, oğlak Koyun kuzu inek Süt yoğurt Bal kaymak Türül türül çiçek Mis kokulu Nefis tereyağı Tulum peyniri; Yalnız öküzler Düze indirdiler dağı!
Her kaynağı kuruttunuz Bal kaymağı unuttunuz!
Ne yiyecek millet, Doymak bilmez Açgözlü pis herifler Ne istersiniz Dağdan taştan Çaydan dereden Yere batsın Hesler Yetti arttı ihanetiniz Defolun baştan!..
Nesli tükendi Kalmadı arı; Lânet olsun Kapatılsın Taşocakları!
Şaban AKTAŞ 27.03.2018 - 11.41
Fotoğraf: Şaban AKTAŞ
MELATURA
Arapsaçı da denir Akdeniz çanağında Güneyde yetişen Türül türül bir ottur Dağlarımızda Dere kenarlarında Bir zamanlar çoktu...
Dereotuna benzer Sanki anason kokulu Yumurtayla Kuzu etiyle Kavurmasını hele ye Eşsiz bir lezzet Bize özgü damak tadı Gel gör ki Kestiler suları Kaynağından kuruttular Kestiler dağ başlarını Açgözlü canilerin Her işi arapsaçı(!) Gerçekte neydi arapsaçı Ot kokusunu unutturdular..
Geçen Pazar günü Gezerken dağlarda Adrasan Çavuşköy’de Yol kenarında gördüm Topladım bir demet Karıştırıp kuzu etine Bir güzel kavurdum, Şifa niyetine Yatağında yatalak Babama da bir tabak Öğle vakti götürdüm Dedim "Baba bak, Sana melatura Arapsaçından yemek Kuzu etiyle kavurarak Yaptım getirdim!"
Doğruldu yerinden ihtiyar Yemeden kokladı Ardından ekledi "Çok güzel olur yemeği Nerede bulduysan bu otu Bul getir tohumunu Kendimiz ekelim!" Afiyetle ye dedim O mutlu, ben bahtiyar!
Şaban AKTAŞ 27.03.2018 - 13.03
ANADOLU
Taşı toprağı tertemiz Anadolu İsa, Meryem, Artemis Tanrılar, tanrıçalar bakir güzellikler ülkesi bolluk bereket yurdumuz ne azizler ne peygamberler doğurdu...
Sıra sıra dağlar sığmaz öyle kolay kolay kabına Ona,Yüze, Bine, Onbine Cağlar sular derinleşen vadilerde rüzgârla dallar uğuldaşır çiçekçiçek arılar bal, polen daldan dala oğul taşır!
Yazı ayrı güzü ayrı güzel dağı ayrı düzü ayrı güzel çayır çimen bayır yemyeşil; koyun ayrı kuzu ayrı güzel...
Anadolu, her kıtadan göçen gelip geçen evvel ahir kadim kavimlerin yurdu...
Akan sular durulur çan sesi, ezan sesi yanyana duyulur bu topraklarda bir dağılır bir toplanır ordular imparatorluklar kurulur...
Ben de geçtim Anadolu’dan Sırat’ı geçer gibi anaforlu tarihin suların kıyısında bir günlük ağacı gibi durdum Fırat’ın kanlı suyundan eğilip yaralı bir ceylan su içer gibi türkü türkü ağıtlar duydum...
Bir yanım al yeşil bağlar bir yanım mor dumanlı dağlar ah çektirir Anadolu bir gelen bir de giden ağlar...
Şaban AKTAŞ 27.03.2017 - 12.39
27 Mart 2017 ·
DÜŞSEL ESİNTİ
Düş bir düşünce esintisi Havada bulut gibi Geldi geldi Yazdın yazdın Yazmadın mı uçar gider; Hallaçta pamuk Lime lime, darmadağın, An anına uymaz Duyup gördüğünü insan Aynısını bir daha duyamaz!..
Şaban Aktaş 26.03.2017
HİÇ
Tutamadım hiç elini Yürümedik hiç kolkola Atamadım hasretini Düşemedik aynı yola!
Yollar gider ben giderim Bilsen nasıl derbederim Yalnızlık benim kaderim Beni buldu bula bula!
Bitmek bilmeyen bir hasret Sen beni gel öldü farzet Beden değil bir iskelet Düşemezsin sen bu yola!
Şaban Aktaş 26.03.2017
KÖRDÜĞÜM ÜZÜMLER
Her başa gelecek bu zalim ölüm Neden üzeyim ki garip gönlümü Ölümden bin beter ayrılık gördüm Yaşarken yaşattın zaten ölümü!
Bir çığlık yankısı dağlardan aşar Uğuldaşır yel su çağlar da coşar Hasretim toz duman bulutlar uçar Hayâlinle yele verdim ömrümü!
Ben seni görmeden çaresiz baştım Görür görmez sevdim aşkla dert açtım Beklemezdim sevdin, ben geri kaçtım Mertlik sende kalsın; ye(n)din ömrümü!
Kâlp seninle çarpıp çarmasa da bir Yıldızlar göz kırpıp kırpmasa da bir Gözlerin gözüme bakmasa da bir Bilmeni isterim hep gördüğümü?!
Kim kimi daha çok sevdi acaba Karasevda tüter benim bacada Ayrılık acısı yok bir acıda Çözemem ümükten bu kördüğümü!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
OT şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?