Kuytu EşikManasız bu suskunluk ta derinden Nasıl iflah bulacak insan heveslerinden Dalgınlık amansız bir fırtına Leke sürmede ömrün yapraklarına Uykunun en dehşet anı Nefis celladından kaçışın tam zamanı Akılalmaz bir savaşta adalet ile vicdan Ruh özünden kan kaybetmede her an Güvercinler uzaklarda, çok uzaklarda Prangalı her biri , naçar tuzaklarda Divane sükûtların fırtınası var. Lisanlarda duayla beraber elem var Mahzun bakışlı analar yaralı yine Olup olmamanın eşiklerinde Belki de hayal bizdeki hakikatler Iki dünyamızı da mahvettiler Simadaki çizgiler kalplere hançer Her lahza huzuru deler de geçer Ah bu (m)-edenilerin dertleri Ümitleri boş, hırsları serseri Duyuyor musun insanlığın sessizliğini Âlemlerin yıkılıp da devrildiğini Dilersen, sor sırrını mesafelerin Sağır eden bu sessiz ürperişlerin Yaklaşmada güneş en batıdan Karanlıklara bulaşmış şafaklardan Insan ölümle nişanlı, besbelli Gece, hastalık ve ölümdür asıl sevgili Bu kirli aynada birikir yollar Elemler şifa olur , ölüm paklar |