Eflatun yangınlarDüşler barınağı olmuş artık mekanım Hicranlı ömrümün bu mateminde Hasrete yatan sevda bir türlü uyanmaz Sabahlara karşı da geceler uyumaz... Bu yüzdendir saçlar dağınık,umutlar karışık Kalpten damlayan kanlar sinsice akarlar, Deliler gibi ver yansın etsen de anlayamazlar Dokundukça alev alır eflatun yangınlar... Karanlığın misafir olduğu o saatlerde Yüzün karşıma oturuyor, gülen gözlerinle Rüzgar durur, esmeyi unutur bedenlerde Eflatun yangınlar parlar ışığıyla yüreğimde... Alevlenmiş duygular gök yüzüne hızla serpilir Özlemlerin,aşkların, sanki son demi gelir Vakit geç artık,dillenmeye zamanım kalmaz Bağımlı ruhum eflatun yangınlara gelir... Dağınık kalan yalnızlığım yuvalanmış içime, Kah gülen gözler, kah ağlayan gülüşler İşte her zaman farklı kişilikler, farklı hüzünler Bazen de korkusuz tebessümlerde ümitler... |