portakal, çilek bir de çiçek
gece sessizliğin içinde bir ışık
ışıkla birlikte bir gölge aman tanrım yaklaştıkça büyüyor karanlık parmağını dayıyor pencereme o bana bakıyor bende ona... sonra uzaklaşıp gidiyor gölgesiyle birlikte... sabah oldu, yine göründü penceremde her geldiğinde bakıyor dikkatlice aman tanrım o da ne? bir hava akımı sanki rüzgar var evimde ne yaptığını sanıyor kendince, her geldiğinde aklımı alıyor ne yapacak diye. günlerce denedim farklı bir şey olacak mı? diye. geçen gece çiçek öldü kaptırdı kendini bir makineye çilekte dolaşıp duruyor işte ben portakal en büyükleriyim içlerinde en büyük mutluluğumuz saat sekiz de pencereye dayadığı parmaklarıyla ufalayıp yem atıyor bize... K.U. |
en büyük mutluluğumuz saat sekiz de
pencereye dayadığı parmaklarıyla ufalayıp yem atıyor bize...
bu ne tarz bir şiir..
walla ne diyeyim başta sıradan bişey sandım..
ama okudukça ilginçleşti
harika olmuş gerçekten rüya gibi
hayal kabus
masalsı -ürkütücü
ifade edemiyorum açıkcası
kutlarım