Başlık : Öğrencilik Evim Öyküsü dizelerde yazılı gibidir! Aynen öyle! Nokta!
Öğrencilik evim
Merhaba defterim Merhaba vefalı dostum sırdaşım İçimin gizini gizemini kahrını nazını Dökebildiğim vefalı arkadaşım Darılmış gücenmişsindir bana biliyorum Aylarca süren uğraşılardan sonra Dönebildim haklısın Uzatınca titriyor ellerim “Çek ellerini çek!.. “ diyor içimden bir ses İşte önümde tahtadan çatma sallanbaş Örtüsü ceridelerden iriyarı bir masa Vıldır vıldır kıpır kıpır uzayıp giden Ankara ışıklarıyla aydınlanıyor odamız Başkent ayaklarımızın altında Esentepeden bizden habersiz Duvarları çizilmiş, badanası dökülmüş Hep kan kan izi, şaşırtmadı bizi Tahta kurularında kendi kanımız Çanakkale savşındayız kurularla Mukavvadan bir tavan aman anam Bakmaya korktuğumuz döküntü Ürküntü sözüm ona bir tavan Tabanlar daha korkunç Toprak üstüne serilmiş eski Tahtakurusu yuvaları kalaslar Havası mı loş mu loş boğucu İşte bekar işsiz abimle kaldığımız Saymakadın Esentepe gecekondulardan Hayat mücadelesi verdiğimiz evimiz Ve içimizde ağzını açmış sivri dişlerini Bilemiş açlık denen canavarın korkusu Bu engelleri aşmak canavar denen Muhanetin halden bilmezin eline Esir düşmemek ise hayatta erek Dizde derman yürekte ferman Ol nedenle bu izbe bize saray Bu sarayda bilenmek Çeliklenmek gerek gerek! Bu itirafnamemde sana emanet Çelik kasanda, ifşa etme sakın!! Merhaba defterim sırdaşım benim! Ankara / 1966 Sevgi Kitabımdan Sf.31 |
Bende az ilerde şehitlikte oturuyorum
58 yıldır.