Yok mudur
o yol üstü köylerin akşamları,
Otobüslerin; içinden geçerken
hüzün diye baktığı,
Egzoz kokusunu hasret
diye bıraktığı


Büyük şehir kokulu camlardan
bakan koltuklara sinen;
kederli kurt ulumalarının
buğusu önünde,
Köpeklerin; kurtların
ayak seslerini bağıran
havlamaları önüne atlarken tekerleklerin;
Rüyalarını kaçırıyor,
henüz uykusu gurbetten gelmemiş
gaz lambasının gözlerinden,
Gelerek; burnundan fitil fitil
ah tütsüler,


Yol kenarı birkaç çeşmeden
ağlıyor zaman,
Meydanında dua eden avuçların;
Camisine selam vererek;
Geçiyor otohasretler,
Ama saatler
mola vermek için çok tehlikeli,
Bir saat 60 dakikadan
çok ve fazlaca katil;
Yol üstü köylerin akşamlarında...


Düşleriyle konuşmayanlar gerçeklerle konuşamaz

Umudu terazinin bir kefesine ,dünyayı diğer kefesine koydum;umut ağır geldi

Hayat;Siper almaya değmez

Bir ülke aç sefil olabilir ama ruhsuz asla olamaz

Asaletini tart bakalım ne kadar ağır geliyor

Gerçekler;Düşleri sever

Dünyanın üzerini gül kokuları kaplıyor

Hiç bir şeyim yoktu ama umudum hep vardı

Aşktan başka bir şey istersem ne olur kabul etme tanrım

Aşk;Adanalı’dır



06 mart 2018
saat:21.44