Uykuya Göçen Güzel
Akdeniz’e Torosların gölgesi,
Düştü düşecek, Gün kavuştu kavuşacak, Derken, Torosların zirvesi suya vurdu yavaştan, Ve onu gördüm o an. Denizin ufkuna vurdu gölgesi, Gözlerimde ateşsiz alevler yandı. Seslerin hüzünle içime belendiği, Dalgaların sessizce, Kumsalla oynaştığı bir akşamdı. Kızıl ipekten bir pelerin giymişti. Uzattı elini, suya değdi ateşten teni, Yakamozlar kanadı, Deniz kızıla büründü… Anka kuşunun gerdan tüyü gibi, Süzüldü yavaşça yamaçtan, Narin ama temkinli, yalnız çokta cilveli. Toros’un zirvesinden, tüm ihtişamıyla, Salına salına indi denize. Yüzünde ışıkla sahile ulaştı. Bakındı, kimseler yok diye sevindi. Ağır ağır, zarif hareketlerle, Çıkartı kızıl pelerinini, Üstünde incecik bir tül kaldı. Alev alev yanan bedenini, Mavi sulara saldı. O an ruhumu, aklımdan çekti aldı. Deniz miydi pürüzsüz, yoksa tenimi, Düş müydü gördüğüm yoksa hayal mi? Anlayamadım… Okşadı denizin duru yüzünü. Tek tek değdirdi, Alevden parmaklarını. Kıpır kıpırdı bedeni, yakamozlarla sevişirken. Bu ne görkemdi Ya Rab!. Kıyamet denizinde, kızıl ötesi bir düş gibi... Yundu, durulanıp çıktı. Kızıl pelerinini orada bıraktı. Yürüdü Toros’un zirvesine, Kıpır kıpırdı, işveli ama mağrur. Geriye dönüp şöyle bir baktı, Edalı bir tebessüm attı. Zirvenin ardında kaybolurken, Tüm ihtişamıyla, Geceye ışık olsun diye, Gökyüzüne Yıldızları, Ayı astı. Çekti üstüne geceyi, Uykuya yattı Güneş… 23.02.2018 06.30-İZMİR(2) Ömer Sabri Kurşun |
GÜZEL BİR ŞİİR OKUDUM VE TAKTİRLERİMLE KUTLUYORUM...
............................................ Saygı ve selamlar..