Bir gün bir bakmışım, kitap koynunda "ölmüşüm" Şunu kesin derim: meğer ne kadar az gülmüşüm
Aramıyorum artık içimde kaybolan dünyayı Hayra yormaktan yoruldum her kötü rüyayı Çirkende dahi güzellik gören bir ruhum var Dünya zindanında şarkı söyleyen mahkum var İşte "O" benim, kuru otlara gülen tek yüz Güzeldir daima yaprakların sarardığı güz Her şeyi tattım: aşkı, yalanı ve hisleri Mutluluktu sulu gözlerimdeki akisleri Saçımı okşayan güneş, anam kadar güzel Her sabah sarar beni, altın saçlı matmazel Karıncalarla konuşan bir deliyim, gülün! Gülünü ben büyüttüm ona aşık bülbülün İnsan çabuk kuruyan sevgi, şefkat çeşmesi Anlıktır şahsını başkasına değişmesi Ama "O" ta ana karnındayken yanımdaydı Hakkını yiyemem, her zaman her anımdaydı Ne diyeyim, siz kalın, boş işlerle başbaşa Ben hayranlıkla bakacağım hatta bir taşa
Bir gün bir bakmışım, mezar koynunda gülmüşüm Şunu kesin derim: meğer ne kadar çok "ölmüşüm"
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
KURU OTLARA GÜLEN şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KURU OTLARA GÜLEN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.