Nice uygarlıkların taşırsın izlerini
Burçlardaki bayrakta al gibisin Nazilli!...
İstasyonlar yansıtır mâzinin gizlerini
Osmanlı çınarında dal gibisin Nazilli!...

Seni tarif etmeye kifayet etmez sözler
Gurbet ele düşenler o gül yüzünü özler
Bu toprakta yaşadı nice Aydın’lık yüzler
Peteklerden süzülen bal gibisin Nazilli!...

Düşman çizmeleriyle yürek dolmuştu keder
’Beş Eylül’ geldiğinde bu şehir bayram eder
Nazlı gelin misali endamın bize yeter
Tabiri vuslat olan fal gibisin Nazilli!...

Yörük Ali Efe’dir ’Efelerin Efesi’
Düşmanın ateşini söndürdü bir nefesi
Ege semalarında yankılanıyor sesi
Bendini yıkıp geçen sel gibisin Nazilli!...

Mest eder insanları Nazilli havaları
Bir ekene bin verir verimli ovaları
Burda yaşayanların mesuttur yuvaları
Hüzünkâr bağlamamda tel gibisin Nazilli!...

Üzüm, incir yetişir bahçesinde, bağında
Bereket fışkırıyor ovasında, dağında
Vilayete namzettir bu gelişmiş çağında
Gurbete düşenlere el gibisin Nazilli!...

Gözleri kamaştırır şehrengizler güzeli
Cadde ve sokakların güzellikle bezeli
Bu topraklar bizimdir ebedî ve ezeli
Tenimizi okşayan yel gibisin Nazilli!...

Nice asırdan beri bağlıyız bu toprağa
Kadim tarihini sor çınardaki yaprağa
Ege’nin nazlı kızı, mührünü vurmuş çağa
Ucu menzile varan yol gibisin Nazilli!...

Bu gönül köşkümüzün şanlı mihmanısın sen
Onulmaz yaraların şeksiz dermanısın sen
Söz dinlemez yüreğin kat’î fermanısın sen
Gönül bahçelerinde gül gibisin Nazilli!...

M. NİHAT MALKOÇ