ÖLÜM SOĞUKLUĞUNDA ÜŞÜRÜM !
yalnızlıklara demir attım
yanımdan gelip geçen turnalar ne selam verirler ne de selamını getirirler kahırlara gömülmüşüm için için tükenirim yeditepenin sensiz sokaklarında ... acılarla boğulur yalnızlığım elin uzanmaz kimsesizliğimin koynuna bir gıdım kokun gelse oylum gözlerin düşse gözlerime dudaklarında açan gülleri koklasam gecelerimi sarmalasam sana sabahlara ’selam’ diyerek uyansak gülümsesek güneşimize ah! sineye bir çekebilsem ertelediğim vuslat mevsimlerini ... şimdi güz düşmüş yüreğimin ayazlarına uzaklardan çalabilsemde seni sıcaklığın tenime ağustos gecelerini okşatsa kavrulsam ateşlerinde çağlayanlar gibi coşsam ırmaklardan şafaklara beyazımsı gülücükler yollasam lakin, nerede o ılık bahar geceleri uzat artık sıcacık ellerini sevdiğim ben ölümüne üşürüm buralarda!... Bahar Tülay Kıran 2008 Mayıs |
şimdi güz düşmüş yüreğimin ayazlarına
uzaklardan çalabilsemde seni
sıcaklığın tenime ağustos gecelerini okşatsa
kavrulsam ateşlerinde
yüregine saglık