SOKAK LAMBALARI
SOKAK LAMBALARI
Daima görevde, görevinden habersiz Gözlerden uzak, gönüllerde yersiz Hallerini anlatmaya kelimeler yetersiz Yorgun, takatsiz, buruk ve perişan İçin için yanan sokak lambaları, Yandıkça eriyen sokak lambaları Yılların yorgunluğu tozlarının altında Nice sırları ve anıları talihsiz bahtında Çığlıkları sessiz, kahırları kaf dağının ardında Umutsuz, takatsiz, yılgın ve bezgin İçin için yanan sokak lambaları, Yandıkça eriyen sokak lambaları Ölüm sessizliği bürümüş her bir yanı Nöbet kaçırmıyor hiçbir anı Bazen sönük, bazen inadına canlı Çaresiz, kimsesiz, masum ve sessiz İçin için yanan sokak lambaları, Yandıkça eriyen sokak lambaları Uzanan her ele ‘acaba’ diye bakar Uzanan her el, onu ciğerinden yakar Fark etmez artık; ne ilkbahar ve sonbahar Kırgın, küskün, yetim ve öksüz İçin için yanan sokak lambaları, Yandıkça eriyen sokak lambaları Yıllarca unuttular, attılar bir köşeye Düğünde bayramda oturttular başköşeye Kahkahalar acıdır; insanı döndürür deliye Hayalsiz, sevgisiz, hırçın ve öfkeli İçin için yanan sokak lambaları, Yandıkça eriyen sokak lambaları Yeter artık kaldır başını semaya Yumrukların balyoz olsun vefasızlara Arama, arayan yok, selam olsun sonsuzluğa İsyankar, sabırsız, korkusuz ve kahraman Volkan volkan yanan sokak lambaları, Yandıkça kükreyen sokak lambaları Mehmet COŞKUN 19.12.2017 |