3
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
2213
Okunma

Bir bayram şenliği havasında arş-ı ala,
Gökyüzü; çağlayanlar gibi coşmakta.
Bulutlar ağlayacak, özündeki sevinçten
Güneş yüzünü saklamış, hayâ ve edebinden.
İnsanlar, güne doğmayı beklemekte
Kalplerde heyecan, en yüksek tepelerde.
Gönüllerin oynaştığı, kenar semtlerde
O’ nun sessizce; geleceğinin ümidiyle.
"Çocuklar gibi ilgiye hasret çiçekler
Diller lal, geleni seyre konulmuş
Renklerini saklıyor, kokmuyorlar."
Kuşlar kanatlarını salmış, uçmuyor
Ağaçların boynu bükük, geleni selamlıyor.
Yağmur damlaları dizilmişler, inci inci
Saf tutan nöbetteki asker gibi.
Güller sunum yapıyor, hararetli dudaklara
Haşyetle çarpan kalplere, merhem olmakta.
Değdiği anda sararan hazan yaprakları
Yemyeşil, yemyeşil açmakta.
Doğum sancısıydı sanki, şimdi bitti
Tenler feraha erdi, dokular tazelendi.
Akışına ram günahlar, sevaplara dönüştü
Donmuş kanlar eridi, incinmeden çözüldü.
"Nasırlaşmış eller, pas tutmuş beyinler,
Yunusun karnından çıkmış
Pak ve beyaz, saf düşünceler."
Sıyrıldı kabuğundan bütün ağaçlar
Kereme erdi o anda, tazecik kızlar.
Parladı birden cilasız eller
Nerdesin diye haykırmakta
Yağmur’u bekleyenler.
AFRAN MURAT AYDIN
5.0
100% (4)