mel-un
O mel-un ayrılın işi bu yıkılışım
O geceden kara O ki zehri cümle aleme nam salmış Kurutmuş iliklerini tüm aşıkların O mel-un ayrılığın işi bu Eşelemiş dünümden kalan buruk sevinçlerimi Doldurup torbasına Sırra kadem basmış ansızın Birbirine dolanmış parmaklarım yazmaya yazamıyorum Kızmaya kızamıyorum Bir çalının altına toplamış Tüm çaldıklarını Bir kibrit çakmış Biriktirdiklerime O mel-un ayrılığın işi bu kıvılcımlar Hazineme çullanmış Koynumda yatırmışım sinsiliğini bas bas bağırıyormuş oysa slüeti Ben sükunetine aldanmışım Çırpınışlarım Sevda çölünde kavrulurken Öteye beriye sıkıştırmışım Onun yüceliğini Öyle bir sevmelere kapılmış ki Göz ardı etmişim onun kahnemliğini O mel-un ayrılığın işi bu sahipsiz mezarlar Teker teker almış istediklerini Sıram yakın elbet Akrebi yelkovana kırdırmış O mel-un ayrılığın saati işte Şu geçmek bilmeyen saatler |
Kalemin susmasın
__________________________________Selamlar