soğan isminde bir şey var bu dünyada onca köye gidildiğinde her yer o kokar evler, yollar, çocuklar , köy otobüsleri soğan yiyen ineğin sütü
soğan sezonu açıldıktan sonra çuvallar birbirini izler, sanki kamyondan hiç inmeyecekmişçesine seçme soğanların bir kısmı ayrılır püskülleri koparılmaz mor soğanların
tarlalarından kuru soğan alıp iki soğan çuvalının başında müşteri beklerler düşlerine ,yeni düşler düşürürler soğanın cücüğünü yemek istemek arzusu soğan satan adamlar padişah olsalar ne yazardı bu dünyada
II-
dağın zirvelerine doğru beyaz tozlu bir rüzgar eser sert, soğuk ve insanın içini donduran ıslık çalarak geçer köyün ortasından dokunduğu yüzlere sert yumruklar indirip üşürdü nasırlaşmış soğan kokan eller burunları soğan gibi morarmış
sonbahar aylarında sarımtırak bir atlas gibi durgun, asi, hırçın, ağırbaşlı, kimi zaman bereket tanrıçası kadar cömert kimi zaman da hırçın bir sürüngen kadar gaddar ovalarında enfes bir mavilik yer, gök soğan kokar yaşamak sevilir bir soğan cücüğü kadar
III-
zaman geçerken yorulmaz ama yorar da geçer soğanların doğması, büyümesi ve daha sonrası kuru fasulye pilav soğan içinde ekmek arası döner, köfte, balık açlığın, yoksulluğun, ezilmişliğin gösterişi bu
içlerine garip bir yalnızlık duygusu çöker artık soğanın sözü bile olmaz aralarında soğanı severler işte çünkü soğan devrimcidir, soğan yurtsever soğan duygusaldır, soğan demokrat soğan çevrecidir, soğan…. her şey
IV-
tarlaya bir tohum, hayata bir soğan atmak gibidir soğanlar ne kadar çoğalırsa, acılar da o oranda çoğalır bir enine bir dikine dilimleyip sonra yatay doğrayıp küçük küçük katmanlarını zar zar ne yaparsan yap her şeye yakışır
boğazdan tadı gitmez, gece uyutmaz soğanın katları ne kadar çoksa gelecek kış ayları o kadar çetin geçermiş insani öfkeli yaptığı gerekçesiyle soğan yiyen adama kız bile vermezlermiş
V-
çiğ yenecekse mümkün mertebe ince kesilmeli hatta jilet kalınlığında doğranmalı kat kat kaftan giymiş nimeti evine sokmayanlar var ya son bir kez daha onların kulaklarını çınlatmalı kötü kokulu dediğiniz şey çok kötü bir hastalıktan kurtarabilir yüksek ateş eşliğinde geçirilen bir soğuk algınlığını kimi şişliklere anında iyi gelir tuzlayıp şişmiş mahalle sarılırsa birde ağlatır kendisi şifa niyetine...
VI-
soğan ekmek su üçlüsü bir insanın beslenmesi büyümesi, gelişmesi için gereken çoğu şeyi karşılar yemeklerde göze gelmemesi gerek kuru fasulyenin ve balığın yanına topraktan çıkarıldığı gibi konunca nasıl da yakışır
VII-
ulan manyak mı soğan yiyenler kimin ne kastı var ona ulan adamlar dönerin , ciğerin yanında bile soğanı üç beş götürüyorlar hamburgerin içinde bile soğan var kimileri sevişememekten korkuyorlar tek sorunları soğan kokusu yenilecek zaman varmış yenilmeyecek zaman varmış
ne zaman ki bu kutsal yiyecek soğan her şeyden daha fazla değer görecek, ya da ne zaman ki köfteci ali soğan da koyayım mı diyecek, adalete güven işte o zaman değişecek
“milletin sırtından doyan doyana bunu gören yürek nasıl dayana yiğit muhtaç olmuş kuru soğana bilmem söylesem mi söylemesem mi?” (mahsuni)
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
üşürdü nasırlaşmış soğan kokan eller şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
üşürdü nasırlaşmış soğan kokan eller şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Çok güzel...dudak kıvrımlarımda tebessümlerle okudum bu şahane eseri. Biz şairiz arkadaş ! Gökyüzünde Doğana da, Topraktaki soğana da şiir yazarız ! Harikasınız değerli dostum,beğeni ile okudum bu nadide şiiri. Kutlarım yürek sesinizi,engin yüreğinizi,kaleminizi esenlik dileklerimle sevgi ve saygıyla...selamlarımla.
Soğanı bile, bu derece duygulu anlatıp şiiri okurken o tozlu köy yollarındaki minübüsün içinde olmak,soğanın kokusunu vatan hasretiyle sarmaş dolaş içine çekebilmek birde kuru fasulye tenceresiyle hayaller kurdurmak ancak olsa olsa değerli üstadımın bu sıra dışı sayfasında olur diyorum ben..Yine her yönüyle müthiş bir şiirdi..
Değerli Üstadımı ve bu anlamlı güzel şiirini yürekten kutluyor,selam ve saygılarımı iletiyorum..
Muhteşem hocam ,soğanın faydalarını çocukluğumuzdan beri biliriz ve yeriz damarlarımızın iç duvarını temizleyen büyük bir yeteneğe sahip bırakın büyükler yemesin soğana farklı açıdan yazılmış çok beğenerek okuduğum bir şiirdi tebriklerimle selamlar
Hamsi balık yerken, salatada soğan olmasına rağmen ayrı bir kaba bol miktarda soğan doğrar parça parça götürürüz. Fakiri, ondan başka daha iyi canlı tutan ne var ki? Mahsuni o türküyü boşuna mı yazmış? İnşallah nefeslerdeki soğan kokusu diner de adalet gelir. Tebrik ediyorum. Selam ve saygılar.
Biz şairiz arkadaş !
Gökyüzünde Doğana da,
Topraktaki soğana da şiir yazarız !
Harikasınız değerli dostum,beğeni ile okudum bu nadide şiiri.
Kutlarım yürek sesinizi,engin yüreğinizi,kaleminizi esenlik dileklerimle
sevgi ve saygıyla...selamlarımla.