UFUKTAN GELİP GEÇENLERBir uykusuz gecenin üstümde mahmurluğu Dünya dönmüş dönmemiş anlayacak halim yok Ceylana kurtuluştur avcıdan taş kovuğu Benim bahtıma karşı hilem yok hayalim yok Kopacak ip azami gerilmiş son raddede Sazlar son makamında parmaklar son perdede Ne bir mahir denizci ne dümen kullanmışım Dalgaların keyfine bıraktım sandalımı Ben denizde kurumuş çöllerde ıslanmışım Mutluluk huzur sefa tek bir nefes alımı El yordamı iz sürdüm bir karanlık caddede Üstün esrede değil,çile sabit şeddede Ya bırak derinlere suya batsın sandalın Ya asıl küreklere ufka doğru çekip git Çarkına çomak sokmak haddine mi nizamın Kaderin oklarından keklik gibi sekip git Bir sona eremezsin varılan mertebede İster sobelenmiş ol, ister kazan sobe de Döndür ufka başını iplik iplik kervan gör Yavaş yavaş giderler ama mutlak varırlar Beyninde sorularla bir örümcek ağı ör Bu pazarda insanlar ne alıp kazanırlar İki tarihten başka nesi yazar mermerde Burdaki ticaretin hesabı ötelerde Hep sevdim kabristanı sessiz huzurlu sakin Binlerin binler ile kavgası davası yok İplerini insanlar kesmeseler idrakin O zaman yer yüzünde cehennem havası yok Kimse yan bakmaz olsa ne hasis ne cömerde -Ölümü tadmak mutlak-nihayeti her ferde….. 30.09.2017.GÜREL Nezlim |