YAPMALI
Ölmekten beter çıktı bu hasret dedikleri;
Şimdi gidip alnına sıksam mı sıkmasam mı? Hicran denen zillinin efkar denen yosmanın ; Başına dünyaları yıksam mı yıkmasam mı? Gündüzleri yokluğum gece intihar eden; Hayalleri gelince düşü bahtiyar eden; Dudağından öpmesem dünyaları dar eden; Bir büyüğün gözüne baksam mı bakmasam mı? Yaz ulan yaz kalemde idam gezdiren katip; Ancak kendine yeter payıma düşen nasip; Cezveye biraz neş’e biraz mutluluk katıp; Ocağımın altını yaksam mı yakmasam mı? Hep üstüme geldiler lan ben yeter dedikçe; Tükenmedi dertlerim verdi Rabbim verdikçe; Elimde birkaç rapor ve birkaç tane dilekçe; Şikayet makamına çıksam mı çıkmasam mı? Kendini bilmez rüzgar ocağımı söndürmüş; İçtiğim üzüm suyu hoş kafamı döndürmüş; Ulan kahır kalbime gecekondu kondurmuş; Tahliye kararıyla yıksam mı yıkmasam mı? Yine talih tuş edip, yapıştırsın mindere; Sonra da gururlansın göğsünü gere gere; Mundar deyip duan var körük gibi ciğere; Kedileri kasaba soksam mı sokmasam mı? Ali ALTINLI – 14.09.2017 Saat: 00:13 |