HER YÜREK TAŞIMAZ SENİN ACINI
HER YÜREK TAŞIMAZ SENİN ACINI
Her yürek taşımaz senin sancını Çekmeyen bilemez derin acını Gece yıldızları tek tek topladım Çiçeklere taktım gelin tacını Tenin çiçek çiçek misler içinde Başım duman duman sisler içinde Kavuşacak gibi his var içimde Ödedim cennete giriş bac’ını Ayrılık mevsimi kurak geçiyor Ne haldesin şimdi, merak geçiyor Çam dalında rüzgâr tarak geçiyor Reçine kokusu; al ilacını! Nergisler, çiğdemler, zambak, leylaklar Tüm çiçekler senden anılar saklar Cennet bahçesinde bitmez yasaklar Güle diken oldum çektim acını Kimi bilmem neden aşkı horluyor Hiç sebepsiz ağrı kâlbi zorluyor Ne yapsam ne etsem sensiz olmuyor Sen yaktın çıramı, kırıp ucunu Alevler içimde sih’rini taşır Tenimde akrepler zeh’rini taşır Damarımda Styks neh’ri dolaşır Bir de yeraltından gördüm acunu Şaban Aktaş 09.08.2017 09.35 Fotoğraf: Şaban AKTAŞ TOKLUK Bir simit, bir ümit Yeter bana gündelik Ümidimde sen varsın Doyururuyor gözlerin; Bak/ışınla beslersin Gözlerin güneş Simit gibi taze sıcak Susamlı delik Hep bana bakarsın!.. Beni ayakta tutansın Işığın erktir Beni güneşe terktir Günebakan çiçeğim Acımdan ölmem Acından ölürüm Açlıktan ben değil Yiyip yiyip domuz gibi Doymayanlar utansın! Şaban AKTAŞ 08.09.2017 Fotoğraf: Şaban Aktaş Bir ağacın dibine çökerek günün ilk şiirini yazarken ISPARTA - 08.09.2017 GÜLÜŞÜN Senin de iki kaşın İki gözün, Iki dudağın İki kulağın İki sıra İnci mercan dişin var Peki neden yalnız senin gülüşün yüreğimde; ne işin var? İki elin, iki ayağın Sütbeyaz Memer süt/un Taşa işli tenin Çiçek frizi Gül yanağın; Afrodit gibisin Antik bir kentte Kâlbin sevgi yumağı İçi gül tapınağı... Şaban Aktaş 08. 09.2017 - 08.29 |