BANA BİR ŞİİR ISMARLA
Eylül hem güzün, hem hüzün,
mehtabı güzel, hem rüzgarı güzel, hem ismi, hem baharı başka güzel, hem yağmuru, hem dalda kalıp böceklerle savaşıp daldan düşmemeye çalışan son çiçekleri güzel, havada uçarak kanatlarıyla mesaj veren bekle (bizim bacayı kimseye kiraya verme) diyen göçmen kuşları hele. . . Kapının yanına kıvrılmış sarı kedi yok mu? Eylülde sanki bir başka güzel. Bu dizeler defterde tanıyıp sevilere boğduğum ve aynı ölçüde sevildiğime inandığım bir dostuma ait. “Bana bir şiir ısmarla Eylülü konuşalım” Demiyor mu Cemal Süreya. O halde şimdi tam sırası eylülü konuşmanın üstelik bana şiir ısmarladığına göre. Şiirler eylül kokar, şarkılar eylülü söyler çocuklara Eylül adı verilir romanlar eylülle başlar, eylülle biter eylülde başlayan aşkları hele, hiç sorma bana yeryüzünün bütün renkleri Yağmurun sesi Rüzgarın nefesi fısıldasa kulağına, seni eylül kadar seviyorum! diye inanma. Ömrüm yetmez çünkü sana Eylülü anlatmaya . |