ab-ı hayat
kalburdan elediğim
güneşte kuruttuğum rüzgara astığım arı/duru yalın kar buz buhar akıp gider yaprağa düşer bir sabah alacasında çiğ tanesi karanlığında kuşluk vaktinin düşün/den sızıp gelirdi damarlarımda şimdi varlığımla yokluğuma hazırlayıp her halini yaşıyor bende... ruh çalıntı kayıp şaşkın iz bilmez yol bulmaz önü arkası sobelenmiş yırtık bir küpür gibi hangi tarihten kaldığı bilinmeyen görülmemiş er mektubu sanki... düşlerine yasak koyamadı gece bir karga çığlık attı kaçıştı kırlangıçlar aralarındaydım uçamadım... derken, dünyanın öteki ucundan selam gönderdim kendime duymadım sesimi uykuya daldım... nicedir, sorgulanır düşünceler hala direnmekteyiz aslı gibiydi sureti hakkın suyu yıkayıp kurutmak için beklemekteyiz... sardunyam |
koyamadı
gece
bir karga çığlık attı
kaçıştı kırlangıçlar
aralarındaydım
uçamadım...
Şiirin burasını aldım..