Bir akşam vakti, zamanı durdurup ekleyip yıldızlara yalnızlığımızı yaralarımızı sarıp kanayan yüreklerimizle çekip gitmek vardı buralardan ahhh! nehirler, şehirler, ölümler geçerek çekip gitmek vardı buralardan hasretini çektiğimiz dağlara...
Mehtabın ırmağa damlanın yaprağa cemrenin toprağa hasretin dudağa değdiği zaman bir yolcuyu bekler gibi uzaktan yayla yollarında karşılayıp sevdiğimizi tutup elleri kınalı nazlı bir gelinin elini tutar gibi ve içip aşkı billur sulardan kana kana bir düşü tüm güzelliğiyle paylaşarak başımızı kaldırıp göğe haykırmak vardı...
Bir seher vakti, durdurup zamanı ayaz vurmadan güllerimize yolların kenarına dizilmiş, boynu bükük çiçekler gibi içimizi burkan ezgilerle dizilip sılanın yollarına çekip gitmek vardı buralardan ahhh! çekip gitmek vardı gönlümüzü çeken topraklara...
Öksüz kalmış ağaçlar boyun eğdiği zaman buzun ateşe, acının yüreğe değdiği zaman küsmeden bahar yağmurları umutlarımıza boranlar sevinçlerimize çöreklenmeden çekip gitmek vardı buralardan ah!!! çekip gitmek vardı dostum geç olmadan vakit ölmeyi geçmeden sarılıp sevdiklerimize doya doya ağlamak vardı
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Hasretin Dudağa Değdiği Zaman şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hasretin Dudağa Değdiği Zaman şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Sevgili dost güzel insan, bu ne güzel bir şiirdi. Sanki bizim köyün yaylaginda gezer gibi hissettim kendimi. Gençlik aşklarına ve sevdalarina cevaz veriyordu şiir. Çok güzeldi. Haz veren ve duyguları yaşatan bir şiirdi. Kutluyorum sizi. Yüreğine gönlüne sağlık.
zehirli-OK tarafından 8/20/2017 3:41:22 PM zamanında düzenlenmiştir.