YAĞMUR YİTİK YILLARA AĞLIYOR...
Önce zamanı durduracağız,
Sen saçlarımdaki beyaz katilleri, Ben gözlerindeki asırlık hüzünleri sileceğim, Öldüreceğim tüm yalnızlıkları... Artık düşlerimi anlatmayacağım gecelere, Yastığımı,düşlerimi,geceleri seninle paylaşacağım Çocukların üzerini mutlaka ben örteceğim O hazzı hiç tatmadım ki... Beyaz ve sevimli olacak olacak uykularımız, Aşk, ellerimde eldiven adam gibi adam olacağım söz.! İçimdeki SERSERİYİ SEVGİNLE VUR, Hissettirmeden sev ÇOCUK yanımı, ERKEK yanıma da dokun kadınca, Şiir yazmalyım diz(e) lerinde sıfır kaygıyla koşmalısın kollarıma.! Şefkatim gece gibi örtecek nazenin yanını, Her sabah güneş nasıl aşık oluyorsa Erciyes’e Alanya Kalesi, nasıl aşıksa sahildeki kalabalıklara, ben de sana aşık olacağım en güneş yanımla... Akşamları çocuklaşacağız çocuklarımızla, Cennetvari uykulara teslim ederken onları, aşkımızı okuyacağız gözbebeklerinden... Saniyeler utanacak koşmaktan, Sadece İLKBAHARI olan bir takvim alacağız, ve akrebi durmuş bir saat, Çay benim çikolata senin, Sarıl bana sımsıkı tüm yorgunlukların benim... ’Sevgilim yoksa, yeryüzü insansızdır.’ diyen Lamartine bizi anlatmış Fransızca, O da bizim gibi aşkın dili yok derdi. Namusum, onurum, huzurum... Kaç asırdır nerdeydin.! Adam,insan, şiir yanım nerdeydin tek biletli yolculuklarımda, mahallede hiç arkadaşım yokken nerdeydin.! Salata yapmakta üstüme yoktur, Bulaşıkları sen yıka BEN DE AYAKLARINI.. Utanmam SEVGİMİZE KÖLE olmaktan.! Şımartacağım seni çocukluğuna kadar, Ertelediğin tüm gezileri düşlerden geri alacağım... Seni daha çok daha çok yaşamak için, eve erken gelip, geç gideceğim, iple çekeceğim,pazar kahvaltılarını, Kulakların aşkı fısıldadığım tek telefonum, Namusum,onurum,kadınım dedim bir kere... Lila rengi cennetimin prensesi, Ayvalık sahili kıskanacak hamak keyfimizi, Bak maviden beyaza dönüyor deniz, Dalgalar kumsalla kucaklaşıyor, ilk sarılışımız gibi; mavi ve beyaz... Tutukla ve özgürleştir beni gecelerce, Çoğalarak uyanalım gülen sabahlara, Kum taneleri konfetiler yağdırıken denize, Kahve falı benden her ikindi... Yaşammdan AŞK alacağımız vardı, Legal ya da yasak ne önemi var.! Varsın bize kızsın aşkı sadece filmlerde alkışlayanlar... Biliyor musun Nil bakışlım, Hiç kimseye hediye almadım, doğum günümü de kutlamadım hiç, Heyecanla beklemedi kimse beni, elimde paketlerle akşamı beklemedim hiç Aslında saçlarımı uzun severdim, sen kısa saç yakışmış demeden önce, Kimse kazağın güzel yeniler çok yakışmış dememişti, En çok da bunlar için hoş geldin... Sana ölümden geçerek geleceğim, Durduramaz beni yollar, yıllar... Sende ÖLDÜRDÜM tüm KADINLARI.! Tabulara inat büyüttüğüm kadın, Baharlar biriktirdim kayıp kayıp koşmacalarımıza Kaç bin gecedir benim değildin, Yağmur çisil çisil ağlıyor yitik yıllara, Gel artık gel.! Vuslat, ölüm günüm olsa da... gülemediğimiz,sevişemediğimiz Onca gün, onca mehtaplı gece Ve çığlıkları hala taze enkazdaki baharların... mevsimlerin,şiirlerin rengi yoktu, yoktuk hiç bir şarkıda Gel artık gel.! Aşk, şarkısız ve yetim kaldı.. gell gelll bizim de bizim bir şarkımız olsun İbrahim EROĞLU KASIM 2007 |
Cümlelerini o kadar güzel seçmişsinki...Ben hayran kaldım...
Sende öldürdüm tüm kadınları...
BANA GÖRE BU HİSSEDİLEREK YAZILMIŞ MÜKEMMEL BİR ŞİİR.
YÜREGİNE SAGLIK