Yaşla Dolar gözlerimYaşla... Dolar gözlerim Halin sadrında yanmalıdır Hikmetten yoksun olan sözlerim Edebin rahlesinde marifet için ter dökerim İrfana, ihlasa ne kadar muhtaçtır melal-i sukut eyleyen halim Bir... Hedefe gider atlılar Ne kutlu bir dava ki candan geçirir kimi umutlar Hey sessiz çığlığı duymayan, kalbi taşlaşan korkular, tuğyanlar Biliniz ki gün yakındır, silkinen ve uyanan yürek güçleri ayaktadır Atını mahfuzla yan yiğitler, gönülleri inşirah içinde bulunan civanmertler dur durak bilmeden çalışmaktadırlar Baba... Okumayan oğlunu Sanat öğrensin diye bir ustaya verir Eti senin, kemiği benimdir der, çeker gider O atölyedeki hiyerarşiden bihaber olarak çocuğu emanet eder Hatta para pul istemiyorum diyecek kadar ileriye gider, güya sanat öğrenmesini bekler Çocuğun o ana kadar yetiştiği ailevi öğretileri, ruhi, zihni yapısını anlamayı, öğrenmeyi öteler Çok farklı yapıya sahip kalfa ve ustaların hizmetine amade olmasını ister, çocuk ne kadar zorluk yaşadığını gizler Usta işinin ehlidir belki fakat insan ve çocuk ilişkileri, psikoloji, eğitim, bilgi bakımından ne kadar eksikleri vardır düşünülmez Yıllar sonra çocuğun mecburen kabullendiği şartlar bilinçaltında yer edecek ve bir ömür o ve nesli bu duruma katlanması beklenecek Mustafa Cilasun |