Sharbat Gula

1985’de bir mülteci kampında görüntülenen ve National Geographic dergisine kapak olarak tüm dünyada ünlenen Afgan kızı geçtiğimiz asrın mitsel figürlerinden biri halini alır...

Asrın
En popüler fotoğraf karesiydin
Gizem dolu
Deniz yeşili o keskin bakışlarınla
Yosun tutmuş yerkabuğuna meydan okuyan
Nasıl bir mistik duyuş bu ey Tanrım!

Öyle ki!
Yaşamın imbiğinden süzülüp billurlaşan
Hiçbir dem kadük kalmayan
Kadim bir efsane misali
Kâinata inat gidenlere bir sözün vardı senin.

Evet, öyle ki!
Işığı gördüm o gözlerde, gözlerinde
Umut ve umutsuzluk arasında dalgalanan
Devingen bir coğrafyada sarmallanan
Çağa meydan alandın o vakit sen
Yitip giden zamana, zamanlara.

Şu kadar ki!
Şerbet dökmedi yaşam sana değil mi?
Ve nicelerine heyhat
Kula kul olunan şu yeryüzünde
Hangi ırka mensup isen insansın?
Peştun olmak nedir ki, puştun dünyasında?

Kaç ışık yılı uzaktasın ey medeniyet!
Sana platonik bir tutkuyla bağlananlara
İletişimin alıp yürüdüğü bir çağda bu iletişimsizlik
Sınırların etten duvar ördüğü bir mesafesizlik
Pink Floyd ezgisi yayılır da kulaktan kulağa
Sinir uçlarına dokunur sağır bir dünya
Anlamazsan gari nafile ömür.

Böylesi bir dünyaya doğmak
Af dilemek misali midir hayattan?
Merhaba demek yaşama el yordamıyla
İs pas dolu bir dünyayı kucaklarken
Tan ağarır mı acaba?
An’a ragmen.


L.T.