Yunus gibi ikrarında dursaydın
Bedenini yasak aşka sunmadan
Benliğini yenmek için yorsaydın Haz uğruna haram ile yunmadan Yunus gibi ikrarında dursaydın Yol bilerek fazileti erdemi Ariflerle geçirseydin her demi Seyahatte değiştirip gündemi Yolcuların hatırını sorsaydın Solar çiçek koparınca dalından Hiç bir insan belli olmaz çulundan Fayda beklemeden dünya malından Dostlar için gönül köşkü kursaydın Dost bağına destur ile dalarak Şen olsaydın orda sevgi bularak Bazen ozan, bazen şair olarak Gönüllere ışık olup vursaydın Dokununca inler sazın telleri Yâda düşer Pir Sultan’ın halleri Seyyah olup dolaşarak illeri Şol feleğin çemberini kırsaydın Semahi’yim gönül harın dinmeden Göçmen kuşlar yuvasına dönmeden Semazenler makamından inmeden Mevlana’nın huzuruna varsaydın Erol Duran - Yazar |