BOĞULMUŞ DÜŞÜNCELERDudaklarımdan oflar, İçimden umutlar dökülüyor... Bahar en olağan haliyle sararıyor, Radyolardan yitik sevdalara, Hüzünbaz şarkılar çalınıyor... Ruhumun hücrelerine, Acımasız acılar musallat oluyor... Sessizlik dört yanımı kuşatıyor, Ve şakaklarıma karanlık(lar) çöküyor... Rüzgar dağıtıveriyor, Sakallarıma bulaşmış tüm şiirleri... Solum kanlar içinde, Yoruluyorum, bitkin düşüyorum... Sözcüklerim, dizelerim sırt dönüyor, Uzaklaşıyorum mürekkep kokusundan, Ve kopuyorum sevda diyarından... Önce tütün kokusu genzimi yakıyor, Sonra yorgunluk, Sonra tükenmişlik, Sonra, sonra ÖLÜM... Heyhat! Şimdi yamalı bir şiire benziyorum, Ve unutulmuş, Yaralı bir şairi andırıyorum... Heyhat! Şimdi leylasız bir mecnuna benziyorum, Ve mavisi soluk, Mutsuz bir gökyüzünü andırıyorum... Heyhat! Şimdi misketi çalınmış, Kavruk tenli bir çocuğa benziyorum, Ve yamaçları nergizsiz, Rüzgarı buruk bir dağı andırıyorum... Heyhat! Şimdi kanadı kırık bir martıya benziyorum, Ve güneşini kaybetmiş, Soluk/mat bir günü andırıyorum... ikram GÜNEŞ |