Anılar...Beni ağlattılar
Özlemler ve hasretler daha yoğundur gecelerde nedense, bir sessizlik çöker içimize. Gecelermidir bizleri hüzünlendiren, yoksa içimizdeki özlemlermi? Sanırım her ikiside. Özlemler ve hasretler içinde anılara bir yolculuk başlar gecenin sessizliğinde.........
Tavan araları gibidir anılar,yarı karanlık, yarı küflü, kiminin üzeri üfürdüğünüzde akıp giden ince toz tabakası ile kaplıdır. Kimide elinizi attığınızda heryanınızı kaplayan örümcek ağları gibi yapışkan, bazense ekmek kırıntıları gibi un ufak...... Bazende lego parçaları gibi ancak ip uçları ile çözülecek bulmacalar gibi...Bazende açmaya korktuğumuz bir ceyiz sandığına benzer anılar. Olmadık bir yerde olmadık bir zamanda tanıdık gelen bir ses. Bazen bir korku bazende bir şekerin tadı....bazende yüreğinizi yakan bir acı...... Bazende albümlerde saklı beyaz resimlerdedir anılar, çoğu siyah beyazdır sararan resimler. Ansızın karşına çıkıverir saklandığı yerden anılar.Her resim bir anıyı, bir sevinci, bir hüznü anlatır. İnsanı o ana götürür o anı yaşar insan. Ama bir yabancı gibi dışarıdan izler, sadece o andaki gülüşmeleri duyar o anı koklar......Yetim duruşlu resimlere takılırken gözler, usul usul akar gözyaşları.... Hıçkırıkları duyulmaz olur anılar yolculuğunda... Feridun Erdoğ |