Çelişkilerle Doluyum
Sensiz olmak duygusu kalbime bir bıçak gibi saplanıyor
Ve hiç kimse kalbimden bu bıçağı söküp çıkaramıyor. Bu bıçak hep kalbimde kalacak biliyorum Ve o bıçak orada kaldığı sürece ben acı çekmeye devam edeceğim Bunu biliyorum hem de adım gibi Sevdam gibi, yalnızlığım gibi biliyorum. Ama elimden, dilimden, kalbimden hiçbir şey gelmiyor. Ne seni terk edebiliyorum, ne de sana kavuşabiliyorum... Hem bana tutabilecek kadar yakın, Hem de yıllar kadar uzaksın. Hem içimi aydınlatan bir güneş gibi parlak, Hem de aysız geceler gibi karanlıksın. Hem beyazım hem de siyahımsın. Senden her uçmaya çalıştığımda yalnızlığın pençelerini Kalbimin en derinliklerine kadar saplanmış buluyorum Ve senden ve sensizliğinden kurtulamıyorum. Sende hem beni kendine çeken bir şey var, Hem de beni eski bir eşya gibi kaldırıp atan bir şey Ben hep sende ve sensizlikte çelişkilerle doluyum, Ne senle olabiliyorum ne kendimle. Hep ikimiz arasında gidip geliyorum. Gün oluyor seni unutmak için kalkıyorum. Gün oluyor seni tekrar yazmak, seni tekrar okumak Sana tekrar tekrar aşık olmak için kalkıyorum. Sen ile ben ateşle buz gibi, gece ile gündüz gibi Hasretle vuslat gibiyiz Yani sen olduğun da ben yokum Ben olduğumda sen yoksun. Nasıl ateşle buz yan yana duramıyorsa, Gece ile gündüz bir olamıyorsa, Hasretin olduğu yerde vuslat yoksa, Sen ile ben tıpkı bunlar gibiyiz... Ne sen ile yan yana durabiliyorum, Ne sen ile bir olabiliyorum, Ne de sen ile var olabiliyorum... 15.01.2017 Pazar Mehmet Savaş |
Kalemin susmasın
_______________________________Selamlar