sana/sadece sana..Şiirin hikayesini görmek için tıklayın üşüyor musun sen de
ey sevgili. karanlığın ışık bilmez yerlerinde.. (...) yerimizden kalkıp sözümü alıp özümüzü ve közümü gidiyoruz... duyuyor musun? içimizde eridikçe çoğalan bir sen/ avuç içlerine sığan gölge mi dersin iki yakasına yapışan yakandan tutup. otur! otur... karşıma... gözümü senden yüzümü senden alıp gidiyoruz. sola bak... -ak... hangi mevsime kuş sesleri böyle dağılır. çatırdayan tavan gürültülerine sağanak eksik susmalar bırakıp dilersen yıldırımlar bile serpip göğüne gidebilirim. bilirim, sen benimle hep! hep... kim? biz... biz kim? diye diye... susup beklediğin gölgelerin bıraktıkları taşları avucunda sıkıp sıkıp toprağa önce ve yağmur damlasıyla suya... ama... en çok sana yakıştı tüm yutkunmalarım. değmiş meğer sesimin teline! boğazımda sesimi yırtan zılgıt gibi taşıdım seni seni cennetimin duvalarlarına örerken. sırtta bir tutam saç. akılda dil bilgisi eksik dize yürekte kırık bir düş midemde altın eriten asit kaburgalarımda büyüyen bir ağaç gibi dalındayım yaşamın kuş gibi. -sana/ uçup bir gün çözerim dilimdeki düğümü... (...) |
Beğenerek okudum...
Kutlarım...
................................... Saygı ve Selamlar.