Suçlu kim Reis?
Suçlu kim Reis?
Ne geceler gördük be Reis, Kurşunların havada uçuştuğu, Mermilerin ardı sıra peşimizden koştuğu, Meydanların can pazarına döndüğü, Karanlıklar ardında ne sürgünler yaşanır, Her bir gecenin hesabı olmaz Hesap bu dünyada sorulur bir gün Reis. Ufak ufak adamların koca dünyaya hüküm saldığı geceler, Büyük cüsseli adamların küçüldüğü geceler, Meyhane kabadayılarının naralarıyla yankılanan geceler, Yetimlerin, öksüzlerin hakkının arandığı geceler, Ya da gonca güllerin solmak üzere düştüğü geceler, Ayazda ekmek parası için koşturan minnacık yürekler, Hor görülen hayatlar, Bir gecede değişen yaşamlar, Namuslunun namussuza yenik düştüğü geceler, Alın terinin kaybolduğu geceler, Geceler, geceler Sıra sıra dizilirler geceler. Ne geceler gördük be Reis, Kurşunların havada uçuştuğu, Mermilerin ardı sıra peşimizden koştuğu, Meydanların can pazarına döndüğü, Karanlıklar ardında ne sürgünler yaşanır, Gecenin hesabı olmaz Reis. Hesap bu dünyada sorulur bir gün Reis. Sevginin üç kuruşa satıldığı, Dostluğun para ile alındığı, Düşenin dostunun olmadığı, Hayatların ucuza pazarlandığı, Hayatların meyhanede meze olduğu, Karanlığı ile kapatan geceler. Yedi tepeli İstanbul’un görünen yüzüne kanmayın, Arka sokaklarında nelerin olduğunu anlayın, Yiten hayatlar, biten umutlar, Fuhuşa zorlanan ufacık yürekler, Uyuşturucuya alışan gencecik fidanlar, Kapkaça zorlanan çocuklar, Karanlık bir gece kapatır hepsinin üstünü usulca, Açılan yaralar kapanır mı gecenin karanlığında? Ne geceler gördük be Reis, Kurşunların havada uçuştuğu, Mermilerin ardı sıra peşimizden koştuğu, Meydanların can pazarına döndüğü, Karanlıklar ardında ne sürgünler yaşanır, Her bir gecenin hesabı olmaz Reis.. Hesap bu dünyada sorulur bir gün Reis. Gecelerde döner tüm dönme dolaplar, İstanbul, İstanbul, tarihine bak ve utan, Ne medeniyetlere beşik olmuşsun, Bir gecelerine hakim olamamışsın, Suç sende İstanbul, Suç bizde, Suç insanlıkta, Peki suç kimde? Suçluyu suçsuzdan ayıramayan geceler. Ne geceler gördük be Reis, Satılmışlığı, kahpeliği, Dramı, acıyı, kirlenmişliği, Umutların kaybolmuşluğunu, Hayatların bir bir sönüşünü, Zevki alem için tüm pislikleri, Gecelerde gördük be Reis. Suçu gecelere mi atalım, Yoksa kaybettiğimiz insanlığımıza mı? Suçu İstanbul’a mı yükleyelim, Kaybetmeye yüz tutmuş sevgimize mi? Suçu kime atalım Reis? Suçlu kim? Suçsuz kim? Masum kim? Hırlı kim? Hırsız kim? Namussuzun itibar gördüğü, Namuslunun hor görüldüğü, Düzenin çarklısı, dişlisi olanların, Rant için anasını satanların, Karısını pazarlayanların bey olduğu, Hüküm sürdüğü geceler mi suçlu? Yoksa düzen düzen diyerek alkış tutan bizler mi suçlu? Ne geceler gördük be Reis, Kurşunların havada uçuştuğu, Mermilerin ardı sıra peşimizden koştuğu, Meydanların can pazarına döndüğü, Karanlıklar ardında ne sürgünler yaşanır, Her bir gecenin hesabı olmaz Reis.. Hesap bu dünyada sorulur bir gün Reis Suç Gecelerde mi Reis? Günah keçisi geceler mi? Sorumluluğu üzerine almayan yönetenlerde mi? Yirmi yıla yakın İstanbul’a Süleyman olanların m? Günah garibanın mı, yetimin mi? Birilerinin kucağını düşmüş zavallılarda mı? Değnekçilerde, tahsilatçılarda, gavatlarda, godoşlarda mı? İstanbul’un geceleri toz pembe, güzel gösteren televolecilerde mi? Grant tuvalet gecelerde boy gösteren playboylarda mı? Orasını burasını açan aşiftelerde mi? Suçlu kim? Mithat SAYAR |
güzeldi.
selamlar.