Çok Bir Şey İstemedim Mevla’m Senden
(Sarıkamış Şehitleri Anısına)
Çok bir şey istemedim Mevla’m senden, Bir kulübem olsun istedim, dumanı üzerinde bir bacam, Varsın kapısı kapanmasın, O çok sevdiğim leylekler dahi çatıda yuvalanmasın, Rüzgar uğuldasın her gün kırık penceremden. Tüten bir sobam olsun. Rabbim çok faza bir şey istemedim inan senden, Avuç içi kadar bir bahçem olsun, Tavukların kuluçkaya yattığı, Sazdan samandan bir kümesim olsun. Mevlam inan çok fazla bir şey istemedim senden, Zaten her şeye sahiptim Vermiştin rızkımı ben istemeden. Sağlıklı bir bünyeye sahiptim, hatırlı dostlara, Temiz bir havaya sahiptim, pırıl pırıl bir gökyüzüne. Civcivlerim su içsin istedim avucumdan, Dağlardan beslenen dereler sulasın yine yaşlı söğütleri İnan çok fazla bir şey istemedim senden, Ağırdı zaten yüküm, aklıma düştü birden Kağıda kaleme sarılmak geldi içimden. El Melik, ikram yalnız sanadır, el açıp yalvarmalarımız. Mevlam, Sarıkamış’ta donmak üzereyken Kendimi bir ahıra attığımda Hani yalvarmıştım ya sana Soğuk kış gecelerinde Sobanın başında kıvrılıp uyumak istemiştim. Uyumak istemiştim ya günlerce, sonra uyanmak, Mahmur bakışlarını dikince üzerime evlatlarımın Ve sonra yarim, sarsın istemiştim Sabah henüz tan ağarmadan. Rahman ve Rahim olan sensin, Yemin ederim çok fazla bir maruzatım yoktu senden Kumrular kadar olsun istedim saadetim, turnalar kadar, Hiç olmazsa kargalar kadar olsun istedim. Affeyle Rabbim, sitem değil bu Ağırdı zaten yüküm, aklıma düştü birden Kağıda kaleme sarılmak geldi içimden. |