NUŞİREVANIN ADALETİ...Hz.Ömerle Saad ibni Vakkas Hazretleri, Giderler İrana,at satmaktır niyetleri, Vardır şehre girişte,cirit oynayan gençler, Dalıp mübarek zatlar,biraz onları izler. Gençlerden biri gelir,hemen onlar yanına, Bedevi Araplar diye,başlar mı azarlamaya, Bununla kalsa iyi,alır güzel atları, Kaçıp uzaklaşır da,çok üzer sultanları. Meyüs ve mükedder,girerler içeriye, Yoktur üstünde para,yiyecek bir nevale, Aç ve susamış halde,varırlar yakın hana, Bitap ve yorgun halde,otururlar masaya. Gelir hancı yanına,siz herhalde yabancı, Nedir bu üzüntünüz,diye sorarlar hancı, Hz.Ömer yorgun susar,bekler bir kenarda, Saad İbn-i Vakkas Hz.anlatır heyecanla. Hancı dinler güzelce,unutun artık bunu, Adildir Hükümdarımız,hemence bulur onu, Atlarınız bulunur,ya da bedeli verir, Çalan oğludur sanki,cezayı adil verir. Geçer haftada bir gün,pazarda dinler halkı, Ahali ona söyler,herkes alır hakkını, Gidin sabah erkenden,yarın pazar yerine, Bakalım Sultan neyler,sizin bu meseleye. Hz.Ömerle Saad Hz. varır pazar yerine, Geçer Hükümdar ordan,seslenirler meclise, Yanında bir tercüman,dinliyorlar halkını, Çözülür problemler,verirler cezasını. Geldi sıra nihayet,Hz.Ömerle Saad’a, Anlattılar vak’ayı,bir güzelce orada, Dinler adil Hükümdar,yüzü birden asıldı, Tercüman sustu hemen,oğlancığı sakladı. Dönerler akşam hana,yanlarında bol para, Karınları doyurup,Hancıya eder veda, Ayrılırken sorarlar,Hükümdar ne eyledi? Derler bizi dinleyip,atlar bulundu dedi. Kızdı hemen Hancı oğlu olunca değişti, Sabah Saraya varıp,Hükümdara girişti, Ey Adil Hükümdarım,idam verirsin halka, Atı oğlun çalınca,cezası olur para. Duyunca Nuşirevan,hemen rengi değişti, Sinirlendi o anda da,ya öylemiymiş dedi, Dedi terkedin şehri,yarın ayrı kapıdan, Sabah kuşluk vaktinde,çıkıp gidin buradan. Verir az daha para,Hz.Ömer ile Vakkas’a, Ne görsünler çıkarken,tercüman ve genç kapıda, Adil Hükümdar asmış,vermişler cezasını, Nuşirevan’a Hak Celle,nasip etmez imanı. 05.03.2017//KIRIKKALE HİDAYET DOĞAN |