Ben bir kadınım.

Kağıt toplayan. Merdiven yıkayan. Temizliğe giden. Çapa yapan. Davar sığır güden. Çocukluğu elinden çalınıp evlendirilen. Medeni kanuna rağmen söz hakkı verilmeyen. Dövülen öldürülen.

Lakin: asla bu neden böyle veya neden böyle oldu diye hiçççççç sorgulanmayan.

Beklediği sadece bir yudum sevgi olan bir kadın. Omzuna sanki bir tek onun içinmiş gibi NAMUS BELASI yüklenen bir kadın. ELİNİN HAMURU İLE ERKEK İŞİNE KARIŞMA denen bir kadın. Saçıyla aklı birleştirilip dalga geçilen hatta EKSİK ETEK sayılan bir kadın.

Oysa: Muhammed(s.a.v) kANUNİ, Fatih, Alparslan, ATATÜRK doğuran besleyip büyütürken ilk eğitimi veren kadın. Ne üç adım gerisinden gelmeliyim erkeğimin ne de önüne geçmeli. Süt parasıyla satılıp berdelle takas edilen bir kadın. Sevdim diye kurşuna dizilen hunharca bıçak darbeleriyle katledilen ya da erkek gücünün kum torbasıymış gibi kaşı gözü dudağı patlatılan kadın.

Bana hiç sorulmaz ne düşündüğüm. Bana hiç sorulmaz ne hissettiğim. Bana hiç sorulmaz hayattan ne beklediğim... Sonra da derler ki GELİNLİKLE ÇIKTIN, KEFENLE DÖNERSİN ANCAK. Şortum saldırı sebebi. Türbanım saldırı sebebi. Oysa bende yüce Allah'ın yarattığı bir varlığım. Soyunuz üresin diye doğurmuyor muyum? Ne acıdır ki erkek olmazsa doğurduğum suçlanan yine ben. Yokluğun sorumlusudur savrukluğum. Varlığın sorumlusudur dişimden tırnağımdan arttırdıklarımın pintiliği. An gelir giydiğim göze batar an gelir yediğim. An gelir doğurduğum suçtur an gelir doğuramadığım.

Bilmedikleri kadar kadınken bildikleri kadar kadın oldurulmayışımda mı benim suçum?

Muhteşemdi kaleminiz hocam. Ben de kaptırdım gittim kendimi bir kadın olarak işte.

Her daim tebrik ve saygımlasınız. Selamlar olsun yüce gönlünüze.