Anlatıyor İllakiYalnızlık... Raflarda bekleyen Tozla arkadaşlık eden kitaplar gibi Düşündükçe yutkunursun, kanadı kırılmış kuş misali An sanki bir küheylan gibi, dizginlerinden boşalmış sanki Gemsiz, nalsız, eğersiz sevincini, emelini, hevesini anlatıyor illaki Kimi insan gençliğini rüzgara verir, her esinti ile sürüklenip gidendir hissiyata kapılıyor demek ki Ben... Sevmiştim Ne kadar emindim Bir arzu, heves için mi Yoksa tutkuya, beklentiye cevap verdim Cefayı, vefayı ne kadar önceledim, hazır biri miydim Neden en ufak bir tartışmada asabiyeti, hırsı, hıncı sahiplenendim Ben gerçekten seviyor muydum, yoksa kendimi avutmak için mi zan besliyordum Sevgiyi ne kadar hakkıyla şerh ediyor, ruhumun, vicdanımın tezahüründen mi besleniyordum Gönül esintisine kendini kaptırıp, arzuların tetikleri hevesin peşinden gitmek için mi kendi kendimle çelişiyordum Sevmek, hoşlanmak mıdır, haz almak mıdır, beklentiyi, ukdeyi karşılamak adına mıdır, yoksa ruhi, kalbi, akli, vicdani yetinin kendisi midir Ey hak... Bu nasıl bağlılık Kime mürit olmak tutarlılık İnsani sıfatlar, akıl, irade neden sanık Emre(şeyhe) itaat şartı, yoksa Allah’ın tokadı bu mu ferahlık Fikirsiz, ufuksuz, tasavvur zikir, şuur, zeka dünyalık için böyle mi ıhvanlık Şeyhine sadakati ve bağlılığı kadar haktan, hukuktan, adaletten niçin bu kadar uzaklık Emir demiri keser söyle mi neden yaratana kul olmak ve onun ayetlerini anlamak, seçtiği Nebiyi rehber yapmak, tanıyarak yaşamak Mustafa Cilasun |