İçimden boşanırcasınaydılar
Korkar oldum
Kelimelerin kalemimi incitmesinden Öyle hırçın dökülüyorlardı ki İçimden boşanırcasınaydılar Öfkeden kan çanağına dönmüş gözleri, cümlelerin Bir acının pençesine düşmüşler sanki Öyle ki yırtmak istercesine kendi bağırlarını Tutamıyordum harfleri Dolanıyorlardı çevresinde terkedecekleri zamanın Sıkılmışlardı artık örselenmiş anlamlardan Bakındım etrafa ,başka çarem yoktu Karıştırdım onları Aşkların içine Belki o zaman kendi hallerine şükredeceklerdi Öyle ki Göreceklerdi AŞK’ların gönül mezbahalarında Nasıl da ihanetlere kurban edildiklerini Belki artık eteklerinin ucuna basarak geri dönecekler Yumuşak ve sevgi dolu anlamlarına Yosun tutmayacaktı artık sevgi kokuları Güneş nasıl ki denizi kucaklamak için acele ediyorsa Kalemde kelimelerle artık sevişmeliydi inceden Ve bölük pörçükte olsa Parça pinçikte olsa Kelimeler Havada uçmalı artık sevinçten Giyineceği AŞK kavramlarında Biraz da pilili olmalı gurura dolanan Aşklar Azıcık ta büzgülü Belki ozaman Yeniden gizlenir kalplerin en kuytu köşelerine En derin AŞK lar Ve O zaman Kelimeler de uçuşur kalemin ucunda Kimbilir En akustik cilveleriyle |