GerçektenAnlamsız gözler süzüyordu sabahı, Geceden yüklüydü hüzünler, Ah o hüzünler, Yasa dönmüş suskunluklar, Onca yaşanmışlıklar, Ah. Hadi be boş ver hüzne dedi güneş, Isıttı hüzünlü gözleri, Bir sevinç doldu yüreğe, Birden değişti sanki dünya, Yaşlı bedenden sıyrılıp koşarcasına, Kavuşmaya dedi, Kucaklaşmaya, Koklaşmaya. Yok üzümün sapı yok üzümün çöpü, Bahaneleriyle yok ettiği, Çok özlediği, Kokusuna hasret kaldığı sevdasına koştu. Çocukluğuna döndü birden, Ve çocukça, tertemiz, "Seviyorum" dedi çocuk, "Büyükler gibi mi ?"dedi kız, Yok dedi çocuk "gerçekten", "GERÇEKTEN". |