ÇİSE -II-
ÇİSE -II-
-İKİNCİ REPLİK- sunak taşından ördüğümüz merdivenle yükseldik göklere ta ki ozon’u delice delinceye kadar bizi karşılayan tanrı değildi bizdik yine elimizde siyah bir çelenkle tabi ya! kurban hep nefret etti tanrıdan tanrı da bizden çünkü her kesilen kurban tanrının kendisiydi zaten tanrı orda değildi kesmiştik çünkü ama tanrının selamını muştuladık çiseleyerek bu içinde halen kıvrandığımız ilk yalan ilk ve tek yalandır inanmak istediğimiz çünkü inanmadan yaşamak çok daha zordur inanarak yaşamaktan çiseliyoruz iyi ama ilk yalanı kim fısıldamıştı kulağımıza tabiat-ana mıdır bizi kandıran bir ana nasıl yalan söyler öz-evledına ya tabiat ana değildir yada biz evlatlığız öyleyse bir aşk kavgasında kaybolan bir ana o kadar zalim olamaz yavrusunu karanlığa parçalatanı bağışlamaz yavru bağışlasa bile onca hırçınlığının bir izahı olmalı seller,kasırgalar yamaçtan süzülen mağma dokuz nokta dört şiddetindeki kırılma ya yeni bir doğumun sancısı yada şımarıklıklarımızın cezası ana bizi her vurduğunda çiseledik biz vuruldukça kaçtık kaçtıkça tükettik tükettik doğayı doğada kendimizi ve tüketiyoruz,tüketiyoruz,tükeniyoruz ... |
gerçekten çok etkileyici ve başarılı dizeler...
tebrikler