sürgün
sabah dört
kemiklerimi delip geçen soğuk değil görücü usulü bir yaşamın kıyısında süngü ucu sığınmışlığımın yüzümdeki ifadesi dir sabah dört aklımın arka mahallerinde geziniyorum gavur ölüsü kadar ağır siyah renkli bavulum beni çekiştiriyor gidelim diyor çok utanıyorum rengimden diyor ve ben gidiyorum sabah dört adımlarım yağmur biriktiriyor her damlasında öfke yeşeriyor bir kentine sövüyorum bir kentteki bana deniz susuyor hicap makamında sabah dört genzimi tanımsız şekilde yakan uzun yol kokusu bırakıp geride dişlerinin arasında azarlanmış bir yürekle kendimi senden sürüyorum . .. ... şarkım zemheride kalsın |