GECE
GECE
Su sesi huzuru, sesin. Huzuru tadamadığımdandır bu can çekişmelerim. Sesini duyamadığımdandır, Tarif edemediğimdendir, Anlatamadığımdandır bu huzursuzluğum. Binlerce Kadın öptüm yokluğunda, Binlerce Kadın boşadım aynı yatakta ve aynı gökyüzünde Ve binlerce aldatıldım yine yokluğunda. Bir yastık payı uzaklıktaki saçların mıydı bana bu acıyı tattıran? Bir yastık payı da uzak belki sana, Bir dudak payı kalsan benimle? Aynı geceyi paylaşmak mühim değil şu siktir edilesi Dünyada, Aynı yatak seninle birlikte olmama bahane değil, seni terkedebilirim Aynı şarap masasında olmamız da sebep değil. Seni üzebilirim. Bahaneler hep var, Sebepler hep var, Şerefsizlikler, namussuzluklar, insancıklar, kör hevesler hep var. Koca şehir yanar da yokluğunda, ellerim buz dağı. Şehir soğuk evet, somut düşünürsek; Şehir soğuk evet, ben seni üşüyorum Palyâ. Anlatamamak ya seni şu kağıtta, Olmaman peki şuan yanımda? Olamaman değil Palyâ, Kahretsin! Olmaman.. Müebbet cehennem yemiş gibi hayallerim, düşüncelerim. Yanmaktan acı çekmiyorum artık, Yokluğunda koymuyor eskisi gibi. Başka şaraplar deneyip aldatabiliyorum seni. Başka sigara dumanlarında, Başka nefeslerde, Başka başka diyârlarda, Başka başka masalarda.. Uzaksın, kötü bu değil; mesafelerin *mına koyabilir hislerim. Var mısın sen de, dokunmadan yanmaya? Ama en kötüsü de, En boktanı da, En iğrenç denilebilecek şey ise; Yokluğuna alışmaktır sevgili Bu da oldu işte, Hayırlı olsun sen-siz biz-e Biline. |
ikinci bir İskender doğuyor...
bence göz ardı edilmiş şiir
babayiğit harcıdır gerçekler.
yaz şair yaz ben hep okuyacağım...