.......NEFS-İ MÜDAFA.....
...............................
[Sualde hüznün tortusunu barındıran bir enkaz, tualde efkarın sorgusunu sınayan bir bilge şimdi sabrım.... Eşgalim bir eşkıya sessizliği, kışlara yoldaş şimdi baharım......] Artık ellerim sigara, kadınlarım ihanet kokarken, nefsine yenilen dostlar yüzlerini riyalarla yıkıyor... [yalnızlık yine bana kaldı.] Kirvem ihanet tesbihime yine sabır doğruyor...... Kahpelik her sabah havlu tutuyor........ [kahrın gergefi anama kaldı.] Deşilmeye hazır yaralarım, inkara ezelden ezelden meyilli tanrılarım var. Acılara sarılmış tütünüm, öfkeme gemli paslı dizginlerim var. Bu yüzden dizelerimi yakıyorum bir ömrün arifesinde, en zorlu hasretimin yüreğimi terkisinde. Ahu zar kardeşim şimdi kahpeliğin rahlesinde ve acınası suretim dostlarımın gözbebeklerinde....... [tövbeler hep dilime kaldı.] Ve ben şimdi her mağlubiyeti ciğerime tırnaklarımla kazıyorum, söz bitti sükutumu artık dostlar bile anlamaz. Bildiğim ne varsa tövbelerimle yazıyorum samimiyet talan, kelebeği bilirsin asla iki gün yaşamaz. [kelebekler koza kaldı.] Dost dosta tanıştırırken en taze yaralarını, unutmuşlar bir zamanlar yaralarını kimin sardığını. Yalnızlığı öyle yakıştırmışlar ki dillerine gelip vurmuş onları bir kış akşamı..... [yalnızlık hep bana kaldı.] Sende yoksa artık fecrin sükutu, son kehanetim sana hicvin tabutu, meyvelerim haramdır, buhranım eşkıya yakutu, Rabb-i kelam mihmanım farz-ı sualim bir dağ haydutu....... |
son kehanetim sana hicvin tabutu,
meyvelerim haramdır,
buhranım eşkıya yakutu,
Rabb-i kelam mihmanım
farz-ı sualim bir dağ haydutu
..........................................................
BİR KEZ DAHA OKUYACAĞIM SİNDİRE SİNDİRE
ŞİMDİ KUTLADIM SADECE TÜMCESİNİ
BAŞARILAR