HOROZ ALİ BRÜKSEL DE,
Belçika da kimlik alıp, işçi olunca,
Şomaj hakkı olup mütveli de dolunca,
Şöyle birazcıkta dilini de bilince,
Belçika, Brüksel’i ayağa kaldırdı,

Horoz Ali dertli, zor günlerden geçiyor,
Süslü gömleğinin yakasını açıyor,
Viski, rakı şarap ne bulursa içiyor,
Of deyip üfleyene, korkutup saldırdı,

Ne bulduysa su yerine içti, akıttı,
Sokağı komşuları kendine bakıttı,
Bulunduğu mekanı, çevreyi kokuttu,
İsmini eşe dosta defterden sildirdi,

Bir dansinkte olgun bir kadını tavladı,
Kadının köpeği baktı ona havladı,
Horoz Ali köpeğe Türkçe bir şey söyledi,
Ne söyledi? Çok komik köpeği güldürdü,

İş buldu da beğenmedi, terketti,
Her işten anliyor! Eşe dosta çarketti,
İstedi durdu, milletin canına yetti,
Yalvardı, işini eşe dosta gördürdü,

Yol da otobüste kadın süzdü giderken,
Bıyığının altından gülüp el ederken,
Evli bir kadına laf atayım derken,
Horoz Ali ağzını burnunu kırdırdı,

Midi pazarına gitti alışverişe,
Gezip tozdu, gitmemek için hiç bir işe,
Çabuk çabuk aldı, bakmaz üçe beşe,
Bir avroya üç kilo kıymayı sardırdı,

Kahveye gitti, çayı kahveyi yazdırdı,
Oyun oynayanı içe içe bezdirdi,
Kahve de oturanı kendine kızdırdı,
Çok konuştu, masa da oyunu bozdurdu,
Ebuzer Özkan 26:12/2016