“ezginin günlüğü” turneye çıkmış
let’s dance and let’s not miss 9.15 ferry


devre dışı tüm lambalar
yirmibeş saat durdu ikinci vardiya
eksik bir şey mi vardı canlar
herşey yolunda gülüp oynarken
yürekler duruluğa açılırken

gözlerin yumulmuş/dünyayı karışlamış
yetmemiş/ çekmişsin bir hareket
biz nerde hata yaptık mahmut baba

tam onu ararken
tesadüfen çarpıştık göğümde
koptu fırtına
alevlendi deniz
dumandan yandı gözlerim
her dalgası yüzümde
çizgi çizgi derinlik
bir gemi yandı tuzakta
bir yıldız kaydı tsunamide

hava güneşli/sanma karlı
dallarım çiçekli/sanma dikenli

“dilimiz çatal/yüreğimiz alacalı değil”
içimiz dışımız karaborsada değil
bit pazarında sergide
sahi biz nerde hata yaptık mahmut baba
bu kadar devre dışı kaldık
oysa ne kadar yalnızdık

hayat güzel kız, kısa saçlı
gelip karşıma oturdu
hadi kalk dedi kalktık

“ezginin günlüğü” turneye çıkmış
“sabah türküsü” çıktı falımda
yüreğimi rehin bıraktım yoğun bakımda
onun falında “sait faik’ten sevişme vakti”
ne uydu ama
şimdi tam da susma vakti
heykeller çırılçıplak olunca
üşüdüm utandım olanca
onlara tükürülünce
hayat elini uzattı/hadi kalkma vakti

kanıyor gelincikler
deniz kan kırmızı
maviliklerim nerede
kıyılarım çekilmiş sessizliğe
alkışlıyor seyirciler
“bak ay çok güzel, halesi de var”
bir gemi yandı uzakta
bir yıldız kaydı boşlukta
lambayı aç
yüreğime diken battı
aydınlat kanatlarım

hüzün bahçeli yüzüme
bir şeftali ağacı diktim
kar yağarken
pembe çiçekler açsın diye

“ezginin günlüğü” turneye çıkmış
biz büyük işlerin adamı değiliz mahmut baba
“yalanımızı sevsinler”


hayat “ebrulili” bir fistan giymiş
gemi yandı/yıldız kaydı/söz bitti
hadi dansedelim
let’s dance and let’s not miss 9.15 ferry
“düşler sokağı”söylenirken