KAR TANECİKLERİ VURDUĞUNDA CAMA...Hatırladın mi, mektup yazmıştım gözyaşlarımla Soğuk, içimi titreten pazar günüydü O gün martılar bile üşümüştü Penceremin kenarında dalmışlardı düşe Ne yalan söyleyeyim, kahrolmuştum Hıçkırıklar yüreğime dizilirken bitmiştim Kar tanecikleri vurduğunda cama O nur endamında gökyüzü olmak istemiştim! Yine aynı yerdeyim çırılçıplak yalnızlığımla Değişen bir şey olmadı buralarda Çağlayanlar gibi hüzün akıyor sensiz Oniki nolu tramvay geçerken bile Haydarpaşa garı garipliği vuruyor beni Sirkeciden uğurlanıyor bir garip uzaklara "Olsun’" diyorum, dönüşü vardır gidişin Katar katar yol alıyordu kara tren gurbet ellere!.. Düşünsene, Osmanbey’de karlı yollarda yürüdük El ele gökyüzüne tutunurken öpmüştüm Sonra Karaköy’deki çay bahçesinde Sıcacık çay yudumlamıştık çıtır simidimizle Kediler etrafımızda eşlik etmişti aşkımıza Nazlı dudakların değmişti buselerime O sıcacık kollarında yaşarken ömürlük aşkı Kaderin sillesinde yetim kaldım gurbet ellerde ben! Zafer Direniş ... 18 Aralık 2016 Pazar. 14.00. Lahey |