KELEPÇE
sevgi umudun kelepçesiydi düşlerimde
saklardım içimde biten kaybolan özlemlerimi dökerdim tek tek sana sayarcasına sevgimi bilirdim her an özlediğimi kaybolurdun bir anda yalanmıydı derdim kendimce adımlarını izlerdim beyazlığın içinde bitti diye haykırdığını duyardım haklıydın kaçardım düşlerimde bir birardına yağardı kurşunlar göğsüme uçsuz bucaksız masallar gibiydi hayallerimiz kırılgınlıklarımız vardı göğsümüzün içinde saklayamıyorduk yüzümüze bakarken yağanları pişmanlık yakarmı ciğerlerini yanıyor işte daralıyorum boğuluyorum soğuk bakışlarınla taktığın kelepçeler ellerimi değil yüreğimi dağlıyor susmuş çekilmişim kenara köşeye içimdeki sızıyla suçlusun diye yankılanıyor her bir zerrem mahkumsun taş olan sızıntılı yüreğe mahkumsun soluk soğuk yüzüne mahkumsun parmaklıklar arkasında kalan kelepçeye Yorgundu gözlerim gözlerine bakarken Ağlıyordu darmadağanık yüreğim Parçalanmış kırgınlıklar dağılıyordu dört bir tarafa Yorgundu bedenim düşlerim sessizce kaçarken Sensizliğimin kelepçeleri parçalıyordu canımı Feryat ediyordum sessizliğimde Düşlerimi süslemiştin hayallerimde Yanıyordum acıyordu çığlıklarımla veda ediyordum Hasret rüzgarları savruluyordu etrafımda Senin taktığın kelepçeler yüreğimde kilitli kaldı Son damlalarda seninle yok oldu ...8.12.2016 Hesnam AsiTürk |