Neyleyim nazı, aşksız nazarı, şevksiz baharı!Gönül bağlanmak ister İşvesinde firkat ruhunu şehreder, zerkedilen kederler o an biter Gamın nefesini keser, acziyeti defeder, melülleşen hicranı sürura gark eder Gülme bu bedbin halime, ne kadar hüzün varsa içimde, bahtım umudun niteliğinde Zaman yarılandı, an durmadı İçime doğan her vakit hicran ile yol aldı, hasret bırakmadı Ne kadar kal etsem, sessizliğin içinde kederlensem demek ki çilem henüz dolmadı Gün karardı, umam gönlümde yaşayan afaktı,şahit olduğum ne varsa deva olmadı Suskun kalmayı diliyorum İçimi sızlatan arımı kimseye anlatamıyorum, ağlıyorum Öten kuşların seyrine dalıyorum, rüzgarın ahengiyle elemden uzaklaşıyorum Ne varlığın, ne yokluğun sevdalısıyım, acziyetle yol alan garipliğe hayıflanıyorum Saçlar ağardı, gözler karardı Artık halimde bir takat kalmadı, hevesler mazide kaldı Yadım yakamı hiç bırakmadı, içimde ki hicran her zaman ruhumda yaşayandı Kalbim ne kadar sabretse, iradem akılımın emrine girse, hüzün ağlatan bir nardı Ne zaman başımı yastığa koysam Müddet-i nefes olan vaktimin tefekkürüyle yoğrulsam Tilafet ettiğim furkanın içimi sızlatan manasında kaybolsam ve kurtulsam Dinmeyen gözyaşlarımla uyumaya vakıf olup, düşlerimde sürurla bir yol bulsam Öylece ayılsam ve aşkıyla yansam Kalan zamanı onun vecdine hasrederek, aşkıyla ruhumu arındırsam Kalbimin hicranını bıraksam, sabrın derinliğinde halimle barışsam ve yakarsam Şehrine malik olmadığım ne varsa hiç üzüntüsünü duymasam, umudu iyi anlasam Her heves umut değil, ayıklasam Nefsimi celbeden , aklımı çelen, irademe zafiyet zerkeden için ayılsam Kerih olan ne varsa hiç bulaşmasam, ruhumun ve kalbimin bakirliğiyle yaşasam Haram ve helal olan için tahkiki hiç bırakmasam, idrakimle yol almaya kavuşsam Canan için hiç yakınmasam Yar edindiğimle vuslatın seyrinde muhabbet için yarışsam Ukbanın kuşatan esrarından korkmasam, cennet ve cehennem, irademe anlatsam Kalbimin hissettiğini, ruhumun firkatini bir lahza olsun hiç unutmasam ve kansam Mustafa CİLASUN |