FİRARİ SEVGİLİYE
Kaçarak kurtulamazsın yüreğindeki ateşten.
Deli rüzgâr gibi esip dallarımı kırsaydın keşke… Ay vazgeçebilir mi ölümüne sevdiği güneşten? Şiddetli yağmur olup camıma vursaydın keşke… Bir dakikanı seni bu kadar çok sevene ayırsaydın; Gurur etmeyip, sıcağı sıcağına beni çağırsaydın; Bu kadar kırıldıysan; beni tutup kızıp, bağırsaydın; Sessizce gideceğine, yanımda dursaydın keşke… İnan ki çok bekledim seni, keşke ansızın gelseydin; Hasretinden ağladığım bir gece kapımı çalsaydın; Her zaman ki tatlı gülüşünle beni benden alsaydın; Geçmişi unutarak gelip, hasretle sarsaydın keşke… Ben kâbuslu gecelerin sabahında yokluğuna uyandım. Sensizliğe ağladım; aşkın ateşinde yandım da yandım. Soluk resmine bin kez bakarak ayrılığına dayandım. Bir defacık ne hallerdeyim, gelip de görseydin keşke… Ben seve seve canımı verirdim aşkım senin yoluna, Bilirsin ki hiç tamah etmedim yalan dünyanın malına. Söyle bana; bülbül kıya bilir mi sevdiği gonca gülüne? Beni mecnuna döndürüp çöllerine sürseydin keşke. Yol ayrımındayım şimdi, aşkım mı yoksa para mı? Huzur mu yoksa yüreğimdeki kapanmayan yara mı? Ellerin elini tutarak mı, yüreğimdeki yanan kora mı? Ansızın gelip, benimle mutlu sona varsaydın keşke… Bir tanem, ben seni çok sevdim, bunu dünya âlem bilir. Dedim, onu bu kadar severken elbet bir gün çıkar gelir. Aşkın ateşinle kavrulmuş kalbim, ellere mi âşık olur? Aptal aşık Mehmet’le mutlu bir yuva kursaydın keşke… ___________Mehmet ASLAN_________ _________Sarayköy-DENİZLİ, 19.11.2016 |
Kalemin susmasın
______________________________Selamlar